17 Kasım 2011 Perşembe

Türkiye'nin Suriye Denklemi ve Çelişkiler Yumağı

Türkiye’nin Suriye muhalifleri topladığını, para ve kamplar verdiğine işaret eden Suriyeli Gazeteci Hüsnü Mahalli, Suriye’deki taleplere benzer taleplerin Türkiye’de Kürtler tarafından dile getirildiğini, ancak bunların görülmediğini ifade etti. Mahalli, “Türkiye Suriye muhalefetiyle işbirliği yapıyor. Ama Suriye Kürtleriyle yapmıyor” dedi. Türkiye’nin ABD güdümünde siyaset yaptığına dikkat çeken Prof. İlhan Uzgel de, Türkiye’nin bölge ülkelerine, “kendi halkınızın taleplerini dinleyin” çağrısında bulunurken Kürtlerin taleplerine kulak vermemesinin çelişki olduğunu kaydetti.

 Ortadoğu ve Suriye’yi yakından takip eden Gazeteci Hüsnü Mahalli, Suriye-Türkiye ilişkilerinin geldiği aşamayı yorumladı. Mahalli, Türkiye-Suriye ilişkilerinin gerginleşmesinin sadece iki ülke ilişkileriyle ilgili olmadığını belirterek, “Uluslararası güçlerin Suriye’ye bir yaklaşımı var ve Türkiye de bu denklemin bir tarafı sadece” dedi. Suriye’ye müdahale senaryolarına işaret eden Mahalli, Rusya ve Çin’in vetosuna işaret ederek “Böyle bir müdahale hukuki ve teknik olarak mümkün değil. Suriye’ye kolay kolay müdahale edemezler. Çünkü Suriye, Libya değil, Mısır değil, Suriye demek İran demek, Filistin demek, Irak demek, Hizbullah demektir. Suriye ile bu 5 faktör bölgenin kaderini belirleyen aktörlerdir. Suriye’nin çökmesi için İran’ın çökmesi gerekiyor. Bunlar Suriye denkleminin ne kadar zor olduğunu gösteriyor” dedi. Arap ülkelerinin Türkiye’yi ön cepheye sürdüğünü kaydeden Mahalli, “Türkiye oyuna gelmiş gibi görünüyor. Suriye muhalifleri burada toplanıyor, para veriliyor, kamplar veriliyor. Türkiye Suriye ilişkileri tehlikeli bir sürecin başlangıcında. Uluslararası müdahale olmayacağı için Arap işbirlikçileri Türkiye’yi ön cepheye sürecekler” dedi.

 Türkiye ile Suriye arasında sıcak bir temas beklemediğini de kaydeden Mahalli, “Suriye Türkiye’den bir saldırı geleceğini asla düşünmez. Suriye ordusu Filistin İsrail sınırında. Askerlerini oradan çekip, Türkiye sınırına yerleştirmez. Tabii eğer Türkiye durduk yere saldırmazsa. Bunun olacağını da sanmıyorum” şeklinde konuştu. Bütün kompozisyonun Suriye değil İran’a yönelik olduğunu belirtti.

‘Neden Arabistan’dan istemiyorlar’

 İkiyüzli yaklaşımlara da işaret eden Mahalli, “Demokrasi denilen şey, herkes için aynı şeyi ifade etmesi gerekiyor. Suriye’den demokrasi istiyorsunuz da, Katar ve Suudi Arabistan’dan neden istemiyorsunuz. Bunlarda demokrasi var mı? Bunlar çağdışı karanlık, insanlık dışı, kadınların sokağa çıkamadığı, insanların can güvenliğinin olmadığı ülkelerdir. O zaman Suudi Arabistan ve Katar’dan da demokrasi istensin ya. En faşist, en gerici, en karanlık rejimler bu ülkelerdir. Oralardan ne için demokrasi istenmiyor?” dedi.

Ya Kürtler...

 Suriye’deki taleplere benzer taleplerin Türkiye’de Kürtler tarafından dile getirildiğini, ancak bunların görülmediğini ifade eden Mahalli, “Mesela Türkiye Suriye muhalefetiyle işbirliği yapıyor. Ama Suriye Kürtleriyle yapmıyor. Suriye’deki Kürtler ile neden işbirliği yapmıyorsunuz? Orada Kürtler de var” diye konuştu.

Prof. Uzgel: Ankara çelişki içinde

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Uzgel ise, Türkiye-Suriye ilişkilerinin önümüzdeki günlerde daha kötüleşeceğini dile getirdi. Bu durumu Türkiye’nin ABD güdümünde siyaset yapmasına bağlayan Uzgel, “Batı, ABD Türkiye üzerinden Suriye’ye yükleniyor. Hükümet bunu ABD’nin desteğini almak için yapıyor. ABD adına bu işleri yürüttüğü bir pozisyonda görünüyor. Türkiye’nin Suriye muhalefetine silah-mühimmat ve eğitim verdiği iddiaları var. Bunun önümüzdeki günlerde de yoğunlaşarak devam edeceği görülüyor” dedi. Uzgel, Türkiye’nin bölge ülkelerine, “kendi halkınızın taleplerini dinleyin” çağrısında bulunurken, Kürtlerin taleplerine kulak vermemesinin de bir çelişki olduğunun altını çizerek şöyle konuştu: “Bu çelişkinin herkes farkındadır. Ama bugünkü yönetim, ‘Türkiye demokratik bir ülke’ diyerek bunu geçiştirmek istiyorlar. Kürtlerin yaşadıklarından önceki hükümetleri sorumlu tutuyorlar. Bu iktidar eski iktidarın yerini aldı. Onun söylemlerini ve araçlarını kullanıyor.”


DİHA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder